” Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayaklarının altında kalmaya mahkumdurlar.”
M.KEMAL ATATÜRK
Mutlu olmak…
“Küsmek Ve Darılmak İçin Bahaneler Aramak Yerine; Sevmek Ve Sevilmek İçin Çareler Arayın..!”
Hz.Mevlana
Çanakkale Şehitlerini rahmetle anıyoruz…
” Onlar mukaddes vatan toprakları için canlarını seve seve vermişler, Çanakkale Savaşları’nın kaderini değiştirmişlerdir. Burada geçen her saniye, kullanılan her an, ölen her nefer, Türk vatan ve milletinin mukadderatını çizmiştir. Kara savaşlarına katılan ilk birlik olan 57. Alay, vatan sevgisinin ne olduğunu insanlığa göstermiştir. Bu kahraman Alayı hayranlık, minnet ve rahmetle anıyorum.”
M. Kemal Atatürk’ün 57. Alay ile ilgili sözleri
Atamızın yolunda…
” Dünyayı istediği gibi kullanan kuvvet; fikirler ve bu fikirleri belirleyen , yayan kimselerdir.”
M.KEMAL ATATÜRK
Gelişim…
“Üzülme ! Bir şey olmuyorsα yα dαhα iyisi olαcαğı için yα dα gerçekten de olmαmαsı gerektiği için olmuyordur.”
Mevlana
Birbirinize zaman ayırın, ama gerçek zaman…
20 DOLARLIK VAKİT
Baba yorgun argın eve döndüğünde 5 yaşındaki oğlunu kapının önünde beklerken bulmuş. Çocuk babasına “Babacığım bir saatte ne kadar para kazanıyorsun?” diye sormuş. Zaten yorgun gelen baba “Boş ver sonra konuşuruz şimdi çok yorgunum” demiş. Bunun üzerine çocuk “Babacığım lütfen bilmek istiyorum” diye ısrar etmiş. “İlla bilmek istiyorsan 20 dolar” diye cevap vermiş baba.
Çocuk düşünmüş “Babacığım bana 10 dolar borç verir misin?” diye sormuş. Baba kızarak “Benim senin oyuncaklarına verecek param yok, daha yeni aldık, derhal odana git ve oyuncaklarınla oyna” demiş. Çocuk sessizce odasına gidip kapısını kapatmış. Aradan bir saat geçtikten sonra baba biraz dinlenmiş ve çocuğuna parayı neden istediğini sormadığını fark etmiş. Belki de gerçekten lazımdı diye düşünmüş. Yavaşça çocuğunun odasına girmiş, yatağında olan çocuğuna “Uyuyor musun” diye sormuş. Çocuk “Hayır” diye cevap vermiş. “Al bakalım istediğin 10 dolar, sana az önce sert davrandığım için üzgünüm ama uzun ve yorucu bir gün geçirdim.”demiş. Çocuk sevinçle haykırmış. “Teşekkürler babacığım”
Çocuk yastığının altından diğer buruşuk paraları çıkarmış; babasının yüzüne bakmış ve yavaşça paraları saymış. Bunu gören baba iyice sinirlenmiş “Paran varmış neden benden para istiyorsun”demiş. Çocuk “Ama yeterince param yoktu” demiş. Sonra paraları babasına uzatmış “Babacığım bu paraları senin için biriktirdim, işte 20 dolar bana bir saatini ayırır mısın seninle oyun oynamak ve vakit geçirmek istiyorum. Söz seni hiç yormayacağım” demiş.
Hayata Dair…
Ve sorgulamaya başlıyorsun kendini, çevrendekileri ve hayatı… Yaşadıkların bir film şeridi gibi gözünün önünden geçmeye başlıyor. 35 sene önce güzel bir evde mutlu bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya gelmiş, kimileri için cahilce de olsa ilk çocuk olarak erkek olmadığı için garipsenen, kimileri içinse seneler sonrasında da olacağı gibi ender bir inci tanesi gibi benimsenen bir kız çocuğu…İlk üç yılını Anadolu’da günümüzde iyi denilebilecek şartlarda büyüyen, el üstünde tutulan, mutlu bir çocuk. Sonrasında İstanbul’a yerleşen ve hayatının temel taşlarını oluşturan olayları orada yaşayan bir çocuk.
Büyük şehire gelmesiyle hayat standartları da oldukça iyileşen ilenin ilk ve tek çocuğu olmanın verdiği şımarıklıkla ve sevgi yumağı içerisinde büyütülen bir çocuk. Bir dediği iki edilmeyen ve çok iyi yetiştirilen…O dönemde bile sayısı oldukça az olmasına rağmen kreş/anaokulu kavramıyla tanışan çok mutlu bir çocuk.
Atamızın yolunda…
” Kültür; Okumak , okuduğunu anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, ders almak, düşünmek, zekayı eğitmektir.”
M.KEMAL ATATÜRK
Empati…
Nasrettin Hoca bir gün damı onarırken damdan düşmüş. O sırada orada olan yada yoldan geçen ve sesi duyan herkes Nasrettin Hocanın başına toplanmış. Her kafadan bir ses çıkıyormuş: ” Hocam,Hocam! Seni bir doktora götürelim, hemen bir kırıkçı çağıralım, eşini çağıralım yada akrabalarını…vs” Hoca yattığı yerden etrafındakilere anlamlı bir şekilde bakarak: ” Hiç birini istemem!Bana damdan düşmüş birini çağırın! ” demiş.
Bizlerde çoğu zaman kendimize yol gösterecek , bize akıl verecek yada eleştirecek birilerini değil de , bizi gerçekten anlayabilecek birilerini yanımızda görmek isteriz. Bu yüzden gerek eşimizle gerekse kaç yaşında olurlarsa olsunlar çocuklarımızla empati kurup , herhangi bir konuda önce kendimizi karşımızdakinin yerine koyup, onları anlamaya çalışmalıyız.
aileyiz
aileyiz 